Beynin Fazla Bilgi Yüklenmesiyle Başa Çıkabilmesinin 4 Yolu!
Sıklıkla anahtarı nereye koyduğunu unutuyor musun? Beyninin öğleden sonraları yavaşladığını mı hissediyorsun? İşte nedenleri…
Aşırı bilgi çağında yaşıyoruz. Birçoğumuz kendini bilgi içinde boğulmuş olarak bulabiliyor; hızlı yaşayan toplum olarak, hızlı karar vermek durumunda kalabiliyoruz.
Psikolog ve davranış bilimci, The Organized Mind: Thinking Straight in the Age of Information Overload adlı kitabın yazarı Daniel Levintin, aşırı bilgi yüklemesinin beyinlerimizde bazı değişikliklere sebebiyet verdiğini ve gün sonuna gelindiğinde bunların tükenmiş hissetmemize sebep olduğunu ifade ediyor. Oysa beyinlerimiz yıllar öncesinden; avcılık ile uğraştığımız zamanlardan kalma olarak sorunlarla baş edecek şekilde bir donanıma sahip.
Şimdiki aşırı yükleme, hızlı bilgi tüketimi gibi durumlar hala adapte olamamış beyinlerimiz için ilişki kurulamamış bilgiler olarak yer alıyor. Bunun sonunda da kolayca hasar gören, unutan beyinler ortaya çıkıyor. Levintin ise beyinlerimizi yeniden kontrol edebileceğimiz ve eğitebileceğimiz konusunda oldukça kararlı. Peki ne yapmak gerek?
1.Bilgini Dışa Vur
Kafanda 20 – 30 maddelik bir liste tutmaya çalışacağına, onları kağıda dök. Bilgileri kafanın dışına aktarabilmek ve onları kelimelerle görebilmek, tarafsızca algılamamıza ve öğrenmemize olanak sağlar. Bilgi sadece beyinde olduğu zaman, beyin her şeye odaklanmada güçlük çeker. Düşündüklerini kağıda dök ve hafızana yardım et.
2.Büyük Kararları Sabah Al
“Ne zaman karar alırsan al, belli başlı nöro-kaynaklar kullanılır.” Kararlar ne olursa olsun, hangi kalemi kullanacağını seçmek mi yoksa milyon dolarlık bir yatırımı imzalayacak olup olmaman mı bu kaynakları tüketir. Ve bu da sorun yaratır. Gününü ufacık küçük kararlarla geçiriyorsan, konu biraz önemli olana geldiğinde kaynaklar tükendiği için sorun yaşayabilirsin. Önemli kararları gün sonuna bırakmaman en iyisi.
3.Organize Ol
Fiziksel olarak da organize olmak ve öyle hareket etmek, beynine yardımcı olacak. Hatırlatıcılar, takvimler işleri kolaylaştırarak beynine fazladan baskı yapılmasını engelleyecek.
4.Çok Fonksiyonluluk Bir Mit
Günde kaç defa müşterin ile telefonla konuşurken maillerini kontrol ediyorsun? Ya da toplantılarda mesajlarına cevap yazıyorsun? Kendi kendine çok fonksiyonlu olduğunu söylüyor olabilirsin ama bu bir yanlış konumlandırma. Esasında yaptığımız, ilgimizi bir durumdan ötekisine kaydırmak. Bu hızlı odak değişimi beynin glikojen depolarının boşalmasına neden oluyor. Glikojen ise bilindiği üzere beyindeki nöronların iletişmesi için gerekli bir kaynak.
Levin’in araştırmasını dikkate alarak önerilerin üzerinde durmakta fayda var.