Bazen banyoda, bir fincan kahveden sonra, açık havada yapılan bir yürüyüş sırasında bazı problemler hakkında çözüm bulduğunuzu fark ettiğiniz oluyor mu? Araştırmacılar, bu sayılan aktivitelerde bazı ortak noktaların olabileceğine dikkat çekiyor.

Yürüyüş yapmak:

Illinois Üniversitesinde yapılan araştırmada; yürüyüş yapmanın, zor bir problemin çözümü sırasında gerekli olan bellekteki ‘geri çağırma’ mekanizmasını harekete geçirdiği belirleniyor. En iyi problem çözen kişi; aklında birden fazla bilgiyi tutabilen, bu bilgileri bütünleştirebilen ve daha sonrasında da en uygun çözüm yollarına ulaşabilen kişidir. Bu yüzden bütünleştirilen bilgiler arasından gerekli olanların geri çağrılması akılcı çözüm yollarına rahatlıkla ulaşmayı sağlıyor.
Yapılan bir diğer araştırmada, sıklıkla oturan, hareketsiz bireylere oranla açık havada yürüyüşler yapmayı alışkanlık haline getirmiş bireylerden daha yaratıcı yanıtlar alınabildiği gözlemleniyor. burada beyindeki oksijen miktarındaki artışın rolü üzerinde duruluyor.

Fakat koşu sırasında bilişsel aktivitelerdeki bu artışın genellikle gözlenemediğinden bahsediliyor. Bunun sebebi olarak da, koşu sırasında, bedenin oksijeni daha çok kullanmaya ihtiyaç duyduğu ifade ediliyor. Bu yüzden yapılan daha ılımlı  egzersizler esnasında bilişsel aktivitelerdeki artış belirgin olabiliyor.

Banyo Yapmak:

Pek çok insan en iyi fikirlerinin banyodayken akıllarına geldiğini iddia eder. Bu durum sadece oksijen miktarı ile açıklanmakla kalmıyor. Araştırmacılar, banyo sırasında rahatlamış olmanın ve dopamin hormonu başta olmak üzere salınan kimyasalların beyinde yaratıcı düşünmeyi arttığı görüşündeler.

Kafein:

Duke araştırmacıları tarafından yapılan çalışmada, kafeinin beyindeki nöral bağlantılar arasındaki iletkenliği bir derece arttırabildiği görülüyor. Fakat elde edilen bulguların karışık olduğu belirleniyor. Kimileri için bir fincan kahvenin oldukça uyarıcı etkisi olurken kimilerinde daha fazla agresyon oluşturabildiği ifade ediliyor.  Bu sebeple kafein etkisinin kişiden kişiye değişebildiği bildiriliyor.

Sakız çiğnemek:
Yapılan çalışmada, beş dakika çiğnenen sakızın bellek ve bilişsel işleme hızını bir süre arttırabildiği görülüyor. Bu durumun oksijen miktarının artışı ile ilgili olduğu düşünülüyor. Bu çalışma fMRI kullanılarak yapılıyor ve sakız çiğneme sırasında beyinde değişiklikler olduğu bulunuyor.

-psychologytoday-