Kargaların zeki oldukları söylenir, zekâlarını hep yeni biçimlerde kullanmadaki kıvraklıkları da göz dolduruyor. Örneğin, Pasifik’in uzak adalarından biri olan Yeni Kaledonya’dan gelen kargalar alet yaparken ve onları kullanırken olağanüstü yüksek düzeyde yetenekler sergiliyor. Yiyeceklerinin çoğunu araç kullanarak temin ediyorlar ve bu işi şempanzelerden daha iyi becerebiliyorlar. Hiçbir ön eğitim almadıkları halde, uzaktaki bir yiyeceğe erişebilmek için düz kablo parçalarından kancalardan üretebiliyorlar. Ellerindeki aleti geliştirmek için bazı yeni özellikler ekleyebilmek gibi yalnızca insanlara özgü sanılan önemli bir yeteneğe de sahipler. Örneğin, çam ağaçlarının uzun, dikenli yapraklarından üç farklı türde alet yapabiliyorlar. İçinde bulundukları duruma göre aletlerini yeniden biçimlendirebiliyorlar, yeni bir nevi buluş yapıyorlar ki bu da diğer hayvanlarda görülmeyen bir özellik. Bu kuşlar önce kısa bir çubuğu almak için bir tel parçasını kullanmayı, ulaştıkları çubukla daha uzun bir çubuğu çekerek yaklaştırmayı ve aldıkları bu uzun çubukla ise bir et parçasına uzanmayı öğrenebiliyor. Bir karganın söz konusu görevle karşılaştığında, yapması gerekenleri çözmesi birkaç dakikadan fazla vaktini almıyor ve eylemleri hatasız gerçekleştiriyor.

Kaledonyalı kargalar küçük aile grupları halinde yaşıyorlar; böylece gençler alet biçimlendirme ve kullanma gibi konuları büyüklerinden öğrenebiliyor. Auckland Üniversitesi’nden araştırmacıların belirlediğine göre, ebeveynler çocuklarını “alet okulları” denen özel alanlara götürerek bu tür becerileri bu mekanlarda pratik yaptırarak öğretiyor.

EKOIQ Dergisi/Marc Bekoff (Derleyen: Yonca Cingöz)